Önce insan deniliyor ya aynen öyle olmalıdır. İnsan, insanlığını her daim unutmamalıdır. Dosta düşmana da göstermelidir. Herkes görmeli ki örnek alına, iyi fikirlere yol ola.
Şu hayatta insanları bozan pek çok şey var. Üç şey insanı bozar denilmiştir. Para sesi, su sesi… diğerini de siz bilirsiniz. Elbette bozulma bu üç şeyle sınırlı değildir. Sapasağlam olmak için akıl ve ruh sağlığı elzemdir. Prensipli, itidalli, serinkanlı olmak, her şeyde, her olayda ayırtına varmak, tetkik, tahkik etmek lazımdır. Dedikoduya, rivayete dayalı ne olursa olsun bir fikir veya bilgi sağlıklı sonuçlar vermez.
İnsanların en büyük yanılgıları arasında unutmak hastalığı vardır. Bazı şeyleri unutmasa da kendilerine yapılanları, toplum aleyhine olanları bir şekilde unutulmaktadır.
Her insanın iyi ve kötü yanları olabilir. Hiçbir fert dört dörtlük değildir. Özellikle de yönetimde olanlar tek taraflı ilerleyemez. Yapılan icraatlar birilerini menfaatine ise diğerlerinin aleyhinedir. Devlet işi gözetilerek, insanların çoğunluğunun huzuru ve istifadesi düşünülerek yapılan girişimler genelde pek fazla gerçekleşemez. Bunun çeşitli sebepler vardır. Bir de dar bir zümre, elit takımı, konfor sahipleri için yapılanlar vardır. Bir diğer adıyla mutlu azınlıklar için…
Neden mutlu azınlık?
Çünkü adamlar zenginler. İmkânları geniş. Lüks araçlara binerler, çoğu insanın ömrü boyunca avlusundan dahi geçemeyeceği konforlu binalarda yaşarlar. Fildişi kuleler de yaşayanlar gibi. Bu tipler için hiçbir şey umurunda değildir. Yeter ki kasasındaki banknotlar eksilmesin artsın. Bu tipler için her yol mubahtır. Bu dünya adeta onlar için yaratılmıştır. Ömrü boyunca bu dünya kendilerine sahte birer cennetten ibarettir. Bu sahte cennete inanan çok kişiler vardır. Öyle olmasa bu dünyada huzuru zuhur ederdi. Birilerinin keyfi için mutsuz çoğunluk emek veriyor adeta.
İnsan insanlığını unutmayacak demiştik. İnsanlığının idrakinde olacak, insanlığını, insanları bilecek. Önce insan olmanın şartı iyiliktir, güzelliktir, yardımseverliktir. Toplumun derdiyle dertlenmektir. Yoksa afetler veya depremler nedeniyle bir acı yaşandığında provokatörlük, kışkırtıcılık, kin kusarak aşağılık bir mahluk olduğunu göstermek değildir.
İnsan yaşarken tartışır, tartışılır, kıyasıya eleştirilir hatta düşmanlık dahi beslenildiği olur. Ancak o insan ölünce de ardından neredeyse methiyeler dizilir. Bunda bir tuhaflık yok mudur? Vardır amma insan bu dün dündür bugün bugündür. Siyasete kazandırılan bu söz insanın kaypaklık ve oynaklığı ne güzel de ortaya koyuyor. İnsan ne ise o olmalı, olduğu gibi davranmalıdır. Rüzgâra göre dönenlerden fazla bir şeyler beklenmez, fayda da gelmez.
İnsanların en büyük hataları hangi yaşta olursa olsun karşısındakinin de bir insan olduğunu görmemektir. Her türlü insan var. Ele uzatılacak insan olduğu gibi bulaşılmayacak insanı hasta edebilecek yapışkan misali insanlar da var.
Günümüzde şu virüs illetine karşı nasıl mesafe-maske-hijyen deniliyorsa bu kuralların da uygulanacak olan insanlar var. İnsan dikkat etmelidir. İnsan insanın kurdudur, karşısındakini bilmelidir. Ona göre vaziyet mi alacak mesafe mi koyacak orası da kendilerine kalmış.
Kendini geliştirememiş, kötü huylarından sıyrılamamış, kendisine ve ailesine bir faydası dokunamamış dahası adam gibi adam olamamış, insanlara dikkat edilmelidir. İnsanlar taassuptan uzak hoşgörülü, adaletli, saygılı, sevgi besleyen bir kişilik içre önce insan olmalıdır. İyi insan olmanın unsuru erdemdir, ahlaktır, liyakattir, ehliyettir, sadakattir, güvendir.
İnsan varoluşundan bu yana mutluluğu arıyor. Mutlu olmayı parada görüyor. Çalıştıkça çalışıyor. Çalıştıkça da sağlığını yitiriyor. Kazandıkları da buhar olup gidiyor. İnsan; kıymet, değer verme, adam yerine koyma, dürüst olma, iyi çalışma, başarılar için gayret etme, üretme, doğru olanlara yönelme ve o alanda olanları destek çıkma gibi Saiklerle, davranışlarla olmalıdır. Kuru kuruya sözde kalan her şey lafla peynir gemisi yürümez kabilinden olacaktır.
İnsan insanlığını her şartta bilmelidir. İnsanlığın gereği budur. İyi karakterli ve mütekâmil olmalıdır. Önce insan diyoruz.