Zaman zaman gözüme nahoş şeyler takılıyor. Bu takıntılar da rahatsız ediyor. Çarşı içinden yürüyordum yol üzerinde bir bankta bir adam gerinmiş bir vaziyette oturuyordu. Adam biraz kiloluydu. Sorun elbette kilosu değildi. O gerinmeyle birlikte çıplak göbek ortaya çıkmıştı. Kadın veya erek fark etmez giyim kuşamına dikkat ettiği kadar oturuşun, davranışına, hareketine, konuşmasına da dikkat etmelidir.
Son yıllarda namus kavramından çok uygunsuz davranışları, saygısızlıkları, sevgisizlikleri konuşur olduk. Hep şikâyet ediyoruz. Herkes ediyor. Herkes şikâyet ettiğine göre suçlu veya yanlış yapan kimler?
Bir kız çocuğu doğduğunda Edibe, Adalet, Hürriyet, Münevver, İffet gibi isimler konulurdu. Şimdi devir değişti diyeceksiniz Melis, Özge, Öykü, Almila, Bade, Berinay, Efelya gibi isimler moda oldu. Olabilir elbette. İnsanoğlu hep yenilik peşindedir. Farklı şeyler arar ve aramaktadır da…
Arayışlar iyi güzel de arayışlar peşinde koşarken değerlerimizden de olmayalım. Şehir içi otobüslerinde çok farklı durumlarla karşılaşıyoruz. Annesi yerinde kucağında çocuklu kadına yer vermeyen 17- 25 yaş arası o kadar genç erkek ve kız var ki. Bu gençlerin gözleri yaşlıları da görmüyor.
Gençler kendilerine iyi bakıyorlar. Temizlik, bakım, imajları yerli yerinde ama çoğunun saygısı yok!
Yetişme tarzından da olsa okulda başlayan eğitim yeterli olsa ve olmasa da aile içinde terbiye verilmediği de bir gerçektir. Aile içinde çocuklar terbiye edilmelidir. Edep, adap öğretilmelidir.
İnsanlar parasızlıktan değil ahlaksızlıktan çöker. Unutulmaması gereken budur. Değer gerektiği kadar idrak edilmez ve kavranmazsa, her şey çok çabuk tüketilirse iyi sonuçlar beklenmez.
Sevgisini saygısını yitiren toplumlarda her türlü olumsuzluklar beklenir. İyi, güzel ve doğru vasıflı insanlar yetiştirmek için iyi bir eğitim ve terbiyeye muhtacız.
Kaybetmeye başladığımız değerlere devlet, hükümet ve aileler sahip çıkmalıdır. Değerlerin içi boşaltılıyor ve kaybettiklerimiz çoğalmaktadır. Biline!