“İnsanı hayvandan ayıran fark nedir?” diye sorduğumuzda birçok kişiden
- Akıl
- Mantık
- İletişim
- Duygu
- İnşaat ve yapı yapabilme becerisi gibi cevaplar geldi.
Fikir teatisi olsun diye bu konu hakkında mütalaa yapacağız.
AKIL VE MANTIK: Hayvanlarda akıl ve mantık var mıdır? Bizler inanmış insanlarız ve her konuda olduğu gibi bu konuda da en net cevabı Kur’an’ı Kerim’den alırız. Kitabımız bizlere hayvanlarla alakalı da bilgiler sunmaktadır. Özellikle Hz. Süleyman (a.s.) ‘ın bazı hayvanlar ile konuştuğu ve hayvanların da bir dili olduğu, akılları ve mantıkları olduğu bilgisine de hayvanlardan bahseden birkaç ayetten öğreniyoruz.
“Nihayet Karınca vadisine geldiklerinde bir karınca (diğer karıncalara) Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin ki Süleyman ve ordusu farkına varmadan sizi ezmesin. Dedi” (Neml Suresi 17. Ayet)
Sizce karıncanın: “Süleyman’ın ordusu geliyor içeri girin ki ezilmeyin”cümlesi akılla söylenmiş bir cümle midir? Evet! Gayet akıllıca bir cümledir ve içinde bir mantık örgüsü de barındırır “içeri girin ki ezilmeyin”. Demekki hayvanların aklı ve mantık örgüleri vardır deriz.
“Ya bana açık bir gerekçe getirir veya onu şiddetle cezalandırırım ya da onu boğazlarım!”
Çok geçmeden hüthüt gelip dedi ki: “Ben, senin bilmediğin bir şeyi öğrendim. Sebe halkından sana kesin bir bilgi getirdim.”
Onları bir kadın hükümdarın yönettiğini gördüm; kendisine her imkân verilmiş, bir de muhteşem tahtı var.
Ancak onun ve halkının Allah’ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördü. Şeytan onlara yaptıklarını güzel göstermiş, böylece onları yoldan alıkoymuş; bu yüzden doğru yolu bulamıyorlar. (Sebe suresi 21-22-23-24. Ayetler)
Sizce bu cümleler akıl ve mantık hatta yorum bildiren cümleler değil mi? Evet bu cümleler bize hayvanların bir aklı ve mantığı olduğunu bildirmektedir.
İnsanoğlunun da kendine ait bir mantık örgüsü var. Bu mantık örgüsünün haricinde işleyen mantıklar için ya akılsız ya da deli demekteyiz. Hâlbuki diğer canlıların mantık örgüsünü anlayamıyoruz. Deli dediğimiz veya davranış bozukluğu dediğimiz insanlar aslında farklı bir mantık örgüsü ile kafası çalışan insanlardır. Deliye aklı yok diyoruz ama cebindeki parasını veren bir deli hiç gördünüz mü?
Hiç kuşkusuz hayvanlar aklını kullanarak rızkını bulmaya çalışırlar.
PADİŞAHIN RÜYASI
Padişahın birisi bir gün bir rüya görür. Şiddetli bir yağmur yağacak ve o yağmurun suyundan içenler delirecek denilir. Sabah kalktığında rüyasında gördüğü ortamın aynısını ve yağmurun yağdığını görür. Hemen veziri çağırtır durumu anlatır ve “Ülkenin başında ikimiz varız, en az altı ay bu yağmurun suyundan ve yağmurun değdiği nebatattan uzak duralım aklımıza bir şey olmasın” der. Altı ay korunurlar ama halk korunamaz. Aradan altı ay geçtikten sonra halk arasında bir dedikodu yayılır. Ve şöyle diyorlardır.
Bu padişah ve vezir var ya normal değiller…
Yani ortada kime göre akıllı ve kime göre deli meselesi vardır.
İLETİŞİM: Arılar çiçek bulunca kilometrelerce uzaktan diğer arılarla iletişime geçip burada çiçek var gelin demeseler diğer arılar nasıl oraya üşüşeceklerdi? Ya da yunus balıkları deniz altında bile iletişim halindeler evde beslediğiniz hayvanların dilini anlamasanız bile ses tonlarından aynı bebeklerde olduğu gibi bir iletişimde olduklarını anlarsınız. Tabiatta yaşayan her canlı sürekli olarak kendi cinsi ve diğer cinslerle iletişim halindedir.
Hatta erkek ve bayanların mantık örgüleri de farklıdır ama biz ikisini birden insan cinsi olarak görmekteyiz. Eşinin kendine göre çok saçma, mantık dışı yaptığı bir işi bir türlü anlamlandıramayan diğer eş kızarak sorar “Neden böyle yaptın?” Yani iletişim sayesinde diğer bireyin mantık örgüsünü anlama imkânımız vardır. Aklımıza yatmasa da en azından bunun için böyle davranıyor diyoruz. Belki de kavgaların çoğu mantık örgüsü anlaşmazlığıdır.
DUYGU: Bir kuşun yavrusunun cesedinin başında beklemesi, bir köpeğin sahibine olan itaati, bir kedinin köpeğe kabarması, bir devenin eşi ile ilişkisi gözükmesin diye saldırması, bir köpeğin kuyruk sallaması, bir kazın yavrularını koruması gibi hepsi birer duygu neticesindedir.
İNŞAAT VE YAPI YAPABİLMESİ: Karıncaların ev sistemini bir arının kovanını birçok hayvanın inşa ettiği yaşamı bizler bugün kopyalayamıyoruz bile.
Velhasıl örnekler çoğalır ve azalır ama insanı hayvandan ayıran fark nedir?
Önemli bir diğer konu da şudur: Bizimle hayvanlar arasında farklı bir özellik olsa o özellik bizi insan yapan özellik mi olur?
Ki hayvanlar arasında da birçok farklı özellikte hayvan var. Mesela bir köpek ben diğer bütün hayvanlardan daha hassas koku alıyorum, uzağı görüyorum, depremi biliyorum bu özellikler diğer hayvanlarda yok o halde ben insanım diğerleri hayvan baksana bendeki falan falan özellikler onlarda yok diyebilir mi? diyemezler. Bütün canlılar farklılık arzeder. O halde insanı diğer canlılardan ayıran farkı değil insanı insan yapan farkı bulmalıyız.
HAYVAN HAYVANDIR İNSAN İNSANDIR.
Kısaca kıymetli okuyucum, işte insan insandır hayvan da hayvandır diyebiliriz ve böylece iş kaçamak bir cevapla bitmiş olur.
Ya da biyolojik ayrım ile devam edeceğiz. Hayvan aslında Arapça da “ha-ye-van” yani canlı demektir. İnsan da bir ha-ye-van dır yani canlıdır. Omurgalı hayvanlar bölümünün memeliler kısmının altında plasentalı hayvanların içerisinde bir sınıftır. Biyoloji insanı diğer canlılardan böyle ayırmıştır.
Ama biz sözleri ve kelimeleri anlamak istiyoruz.
O halde insanı hayvandan ayıran özellik nedir?
Teolojik olarak şöyle deriz;
Biz emaneti göklere, yerküreye ve dağlara teklif ettik, ama onlar bunu yüklenmek istemediler, ondan korktular ve onu insan yüklendi. Kuşkusuz insan çok zalim, çok bilgisizdir. (Ahzap Suresi 72. Ayet)
Demek ki dağların da bir aklı var ama bu nasıl oluyor bilmiyoruz. Belki ruhlar âleminde Allah yarattığı ruhları topladı ve onlara emaneti teklif etti, daha sonra emaneti kabul edene, bu emanetin icrasına uygun bir beden, diğerlerine de fıtratına uygun bir beden bahşetti. İnsan emaneti kabul ettiği için insan bedenine diğerleri de hayvan, dağ, ağaç vs. bedenlerine geçtiler.
Bizi diğer canlılardan ayıran insan yapan en büyük özellik emaneti yüklenmiş olmamızdır.
Kimileri insan olması hasebiyle emanete sahip çıkmakta kimisi de beşer, bir canlı olarak hayatını devam ettirmektedir. En iyiyi bilen Allah’tır.