Jitem (jandarma istihbarat ve terörle mücadele) özellikle PKK´nın çökertilmesi amacıyla doğu ve güneydoğuda faaliyet göstermesi için kurulmuştu ama kuruluşu biraz netameliydi.
1987 yılında binbaşı Arif Doğan tarafından kurulan bu yapının şöyle bir özelliği vardı. Jitem içişleri bakanlığının onayı olmadan, genelkurmay başkanlığının görüşünü almadan Jandarma genel komutanlığının direkt inisiyatifiyle hareket ediyordu. İşin daha da netameli yanı devlet kurumlarının bir çoğunun bu yapıdan haberi bile yoktu, olanlar da varlığını inkar ediyordu.
Kuruluşundan bir süre sonra özellikle Silopi, Batman ve Mardin yöresinde etkin bir rol oynadı. Daha sonra İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Diyarbakır, Samsun ve Erzurum´da örgütlendi.
Bir süre PKK ile etkin mücadeleden sonra yapı tuhaflaşmaya, faili meçhullarla ilişkilendirilmeye, kaynağı belli olmayan yasa dışı para işleriyle iştigallle anılmaya başladı ki; işte Jitem´in şirazeden çıktığı an da burasıydı.
Her neyse o kısmı çok karışık girmeyelim, konumuzun mevzu bahsi de bu değil zaten.
Jitem´de bir isim vardı ki o isim yıllardır hala esrarını koruyor. Mahmut Yıldırım namı diğer Yeşil.
Bu kişi bütün esrarıyla o tarihten bu güne kadar bulunamadı veya bulunmadı veya bulunmak istenmedi veya öldü veya öldürüldü veya yurt dışına kaçtı veya veya…
Sonuçta adam yok.
Neden?
Çünkü Jitem´in kara kutusuydu, tüm bilgiler ondaydı, ıcığını cıcığını biliyordu bulunursa bir çok gizli şeyler açığa çıkardı.
Bunu niçin örnekledim çünkü benzer bir durumun aynısı yine yaşanıyor.
Şimdi de FETÖ´nün en etkili ismi, kara kutusu, hava kuvvetleri imamı Adil Öksüz isimli şahıs sırra kadem bastı.
Akıncılar üstünde tutuklanmasına rağmen 20 dakika sonra çıkıyor ve çıkış o çıkış adam sır.
Neden?
21. Yüzyılda karıncayı dahi takip edebilen bir gözetleme sisteminden nasıl kaçıp kayboluyorlar sizce? Nasıl bulunamıyorlar? Yoksa bulunmak mı istenmiyor yorum sizin ama bence BULUN(A)MAZLAR.