Yurtdışında Almanya´da bir yakınım Antalya´da ziyaretime geldi, Havalimanında araç kiralamış şehir içine gelecek. Bana dedi ki, ya akraba bu Antalya´nın Şehir merkezi neresi, tabelada şehir merkezi yazıyor ama bir türlü ulaşamadım merkeze dedi. Cevaben dedim ki şehir merkezinin neresi olduğunu bende bilmiyorum, caddelerin Avm´lerin olduğu mekânlar şehir merkezi. Antalya´da şehir merkezi Cumhuriyet Meydanı biraz mübalalı 300-500 m2 ilk Atatürk heykelli alan meydan bilinir. Ama size yabancı ülkelerde meydan, şehir merkezi ne anlama gelir, nasıl olur irdeleyin.
Yalnız, Nevşehir´in Gülşehir ilçesinin Karacaşar Kasabasının meydanı gerçek manada Şehir meydanı, Şehir merkezi, Vilayetin bölge insanı bilir. Aslen ben de Karacaşar doğumluyum, İlköğrenimim bu Kasabada. Şimdi AKP´nin politikası gereği bu Türkiye örneği Belde Gülşehir´in Mahallesi oldu.
Kasaba denilince Karacaşar´ın kurucu Reis-i Salih Açıkgöz´den söz etmeden geçemeyiz. Salih Bey 1968 yılında Karacaşar Köyünü Kasabaya dönüştürme girişimini başlatan Karacaşar´lı. Seçilen ilk Belediye Başkan´ı köyün şimdiki meydanını tasarlayan ve köye ilk altyapı kanalizasyon, elektrik ve şebeke suyu sağlayan adam Salih Reis. 1975´li yıllarda Anadolu´nun ücra bir köşesinde bir beldeyi bugünün anlamında kazanılamayan modern bir kasaba yaratmış. Ayrıca Salih Reis´in ağabeyi Av. Ali İhsan Açıkgöz´den kasabanın ve Gülşehir´in geçmişi, tarihçesi ile araştırmalar yapıp, yaptığı çalışmaları kitaplaştırarak gelecek nesillere ulaşması babından kalıcılık sağlamıştır.
Salih Reis, Ailesi ve yarattığı Kasaba ile yazılacak çok güzel şeyler var, uzatmak değil. Av. Alihsan köyden Cumhuriyetin Hukuk fakültelerinin ikinci mezunlarından olsa gerek, bu durum sizce de dikkat çekici değil mi. Salih Reis-i ve ahirete intikal eden Atasını rahmetle anıyor, yad ediyorum.
Şimdi, nerden bu konu şehrinde, kasabasında ve beldesinde haberi olmayan Başkan´lar, Reis´ler var. Şu Nevşehir, bu Nevşehir´in Belediye Başkanı ne iş yapar? Şehir merkezinde, İlçelerinde, mahallelerinde haberi var mı. Nevşehir son 15 yıl AKP ‘ye nerdeyse ful vekil kazandırır. Peki Nevşehir´e son 15 yılda ne yapıldı, AKP ne zaman bir Nevşehir Vekilini Bakan yaptı. Yozgat Vekillerinin hepsi 15 yıl boyunca Bakan.
Nevşehir´in yanı başında nefes yakınlığında ilçeler var ve bu ilçeler son dönem Türkiye´nin incisi konumunda vadi Kapadokya bölgesi olarak geçiyor. Tüm dünyanın ve Türkiye´nin gözü kulağı burada. Gülşehir şantiye şehir gibi geçtiğimiz yıllardaki ilgisizlik, biriken hizmetler, geçiştirilen yatırımlar bugün ilçenin önünde aşılamaz hizmet yığınına dönüşmüş.
Durum böyleyken yeni Başkan Vahdi Arısoy ilçenin tüm altyapısını yenilemekte. İçme suyu, kanalizasyon, arıtma ve üstüne birde doğalgaz eklenince seyreyle gümbürtüyü. Şehrin bütün sathı Şantiyeye dönüşmüş. Ancak bizim Vekillerin haberi bile yok, ilgilenelim, hızlandıralım, ne yapabiliriz. Keza diğer ilçeler Avanos´un kenar mahalle ve Sanayi civarı mezbelelikten farksız.
Daha vahimi Vali´nin de hiçbir şeyden haberi yok. Niye söylüyorum bunu; Gülşehir” den Nevşehir´e yolcu taşıyan otobüs varı küçük dolmuşların yıllardır yolcu durağı olarak kullandığı Metrisdeki trafik ışıklarının yanı nasıl izah edilebilir. İnsanlar orda yazın sıcakta kışın yağış ve soğukta nasıl ulaşım sağlıyorlar, nasıl ve nerde bekleme yapıyorlar bir araştırın, sonra görüşelim. Böyle ilgisizlik, böyle alakasızlarla makam temsiliyeti olur mu.
Sayın Nevşehir vekilleri Gülşehir´deki altyapı çalışmalarından haberiniz var mı. Bir el artınızın? Geçen dönem burada yüzeysel olarak İki kurum ve İki Adanmış Ruh yazımda ilçenin ihtiyaç ve ilgi gösterilmesi gerektiğine değindim, okuyup, anlamaya çalıştınız mı, Gülşehir´e gelip Başkan Vahdi Bey´le görüşüp katkımız ne olabilir dediniz mi, hayır.
Kardeşim, demokrasinin gereği farklı Parti, siyasi görüşlerde olmamız gayet tabi durum. Keza siyasi duruşumuz önce Anayasaya ve Hukuka bağlı, Hukuk dışı bir siyasi duruş, algı oluşturamayız. O zaman, bu işin, memlekete hizmetin, bizim Parti, O farklı Parti olmaz. Mesele Vilayet, İl mesele memleket ve insanına hizmet. Yapacaksan insanüstü bir gayret ve takdir edilecek eylem, iş ve uğraşın içinde olacaksın, olmak durumundayız.
Ha birde şöyle durum gelişti, yukarıdaki Hükümet de işin kolayını, mazereti buldu, Ülkede ekonomik, döviz, Faiz ve enflasyon vari huzursuzluklarda hemen bu dış güçlerin, dış mihrapların işi deyip işin içinden çıkıyor. Başarıyı da kendilerine mal etmekten geri kalmıyorlar. Biz yaptık yapıyoruz, daha da yapacağız demekteler. İyi de başarısızlığın mazereti çok olur oysa başarını tek faktörü bilgiyle çalışmak.
Yukarıda Şehir merkezi Centrom- tanımını yazacaktım konudan saptık. Önce şöyle söyleyeyim, Şehir merkezinin meydanının nasıl olması gerektiğini görmek bilmek isteyen önce Karacaşar köyüne gidip görsün, sonra başka Türkiye´de tanımına uygun ne bir şehir ne bir Kasaba yok, sonra Amsterdam, Paris ve Fıranfurt gibi Avrupa Şehirlerine ulaşmak gerek. Bir şey hatırlarım bu işler bakıp görmekle olmuyor, anlamak özümsemek, idrak etmek gerekiyor.