İhrama girip Washington uçağına binen hiçbir hacı veya umreci olmamıştır. “Önemli olan niyettir, aksi yönde gitsen de sevaba girersin” diyenler, İslami ıstılahlarla terimlerle İslam´a zarar verenlerdir.
Ülkemizde elli yıl içinde adaletsizliklere, eşitsizliklere başkaldıran bazı kesimlerin, kurtuluş için yaban ülkelerde mücadele verenlerin hayatlarını okumaları ve onların teknik ve taktiklerini yazan kitapları tercüme ederek o yolda yürümeleri yalnız ömürlerinin törpülenmesine ve ayakkabılarının eskimesine yaradı.
Hitler, Troçki, Che, Mao, Lenin, Stalin gibi zalimlerin eserlerini örnek aldılar ve başarısız oldular. Ülke insanının Müslüman olduğunu hiç hesaba katmadılar.
Eğer Rabbin kelamına göre bir sistem aranıyorsa o sistemi getiren peygamberler ve son peygamber hazreti Muhammed aleyhisselamların örnek alınması gerektiğini Rabbimiz Kur´an´ında haber veriyor, tavsiye ediyor, emrediyordu. Bizi uyarmak için kafirlerin örnek alınmamasını da söylüyordu.
Bolivya´da Che´nin tekniği geçerli olabilir. Rusya´da Lenin ile Troçki´nin taktiği geçici olarak yetmiş yıl için geçerli oldu. Ama halkı Müslüman bir ülkede olmadı, olamaz da. Çünkü hedefe varmak için o sistemlerde her yol mubahtır.
İslam´da ise haram yoldan hedefe varılamazdı varılamadı da. “Ben İslami sisteme götürecek etkili ve yetkililerle viski içerim ama niyetim iyi olunca Allah onu Zemzem yapar” mantığını kişinin kendi hayatı yalanlar. Zemzeme dönüştüğünü iddia eden kişi neden sarhoş oluyor bir düşünsün.
Biz bu İslam yoluna koyulurken önce Kur´an ve Sünnet pusulasını gönlümüze koyacağız, Sabır taşını yutacağız, Rabbin rahmetine ve cennetine doğru koşan süvari gibi takva elbisesini giyeceğiz, Midemizde bir lokma, sırtımızda bir iplik bile haramdan kazanılmış olmayacak.
Arkamızda hiçbir insanın ahı, gözyaşı, alın teri bizden şikayetçi olmayacak. Gücümüzün tamamını bu yola harcadıktan sonra gerisini Allah´a havale edivereceğiz.
“Örnek ve önder olarak şeytanlaşmış insanları seçenler, onlarla beraber dünyada zilletin, aşağılık işlerin her çeşidini yaparlar ve ahirette cehennemi boylarlar. "Ben şarabı şerbet niyetine içerim, niyetim iyi" diyenlerin zıbarmaktan kurtulamadığı gibi "Ben put hanede de olsam Rabbimle beraberim" diyenler de kurtulamazlar.
Bir zamanlar Hitler in taktiklerini, Lenin in yolunu, Mussolini nin fikirlerini, darbe tekniği kitaplarını Türkiye de bazı solak ve salak yayınevleri tercüme edip basmışlardı. Akıllarına göre okurlarını yönlendireceklerdi.
Yönlendirdiler de O metotlarla hareket eden kesimler dolar saymada, güzel soymada, sağcılıkta, yağcılıkta ve de eyyamcılıkta birlikte hareket ediyorlar.
Çünkü aynı kitapları okudular. Rabbimiz ise bize örnek olarak genelde bütün peygamberleri gösteriyor ve özelde sevgili peygamberimizi gösteriyor: "And olsun! Allah´ı ve Ahireti uman ve Allah´ı çokça zikreden sizler için, Allah´ın Resulünde en güzel örnek vardır." (Ahzab süresi ayet 21)
Bu ayetin hemen devamında sanki O´nun örnekliğinden bir bölümünü bize gösterir gibi: "Müminler, düşman birliklerini gördüklerinde "İşte Allah ve Resulünün vadettiği budur. Allah ve Resulü doğru söyler" dediler. Bu onların ancak iman ve teslimiyetini artırdı." (Ahzab süresi ayet 22)
"Müminlerden öyle er kişiler vardır ki, Allah a verdikleri sözü yerine getirdiler. Onlardan bir kısmı adağını yerine getirdi (canını verdi) kimi de (Allah için canını vermeyi) beklemektedir. (özlerini ve sözlerini) hiç değiştirmediler." (Ahzab süresi ayet 23)
Allah´ın koyduğu kurallara göre hareket eden ve bize de örnek olarak gösterilen Sevgili peygamberimiz, on üç yıl sonra Medine de devlete kavuştu, ahirette cennete kavuştu.
Bu gün gazete ve televizyonlara baksanız dünyaya örnek olarak sunulan sistemin adamları, en azından beş yüz adam öldürmeden yataklarına girmiyorlar.
Akşam yatmadan önce yarın kaç adam öldürüleceğinin plan ve programını da kanuni olarak kurulan katillerin ellerine veriyorlar. Katilden korunmak için, katile hizmet doğru değildir. Örneğimiz ve önderimiz, sevgili peygamberimizin hayatını Kur´an-ı Kerim´den bir okuyalım.”