Unutmayı hiç sevmem!
Kolay kolay da unutmam.
Çocukken herkesten aldığım öğütleri bile hatırlarım.
Önemsediğim konularda hafızam iyidir. Neyse...
Hayatın içinden unutulmayan ve unutulanlardan söz etmişken; Gelin, bugün kısa kısa gidip hatırlatmalar yapalım! Belki çok önemli konuları, basit geri dönüşlerle tazeleyebiliriz.
Âh o 80’ler ve 90’lar…
Şaheser naftalin rayihası, buram buram etrafımı sardı bile.
Ya peki çoğumuzun sararmış, bazılarının üstü sonradan karalanmış, eski siyah beyaz fotoğraflar…
Baktıkça duygulandığımız, ‘ne günlerdi’ dediğimiz, yaşamdan geçen her yıl içindeki anılar…
Aslında onlar, birer tarih olmuş hazineler. Hepimiz sandıklarda ya da albümlerde saklıyoruzdur. Bence de iyi saklanmalı! Şimdilerde her ne kadar renkli olsalar da dünyayı terk ettikten sonra da bizleri yaşatacak olan bunlar çünkü. Hem söz konusu insan olunca her şey mubah. Ve öyle ki bu asır, benim asrım değil. Yaşıma istinaden 80’leri görmemiş biri olsam da 90’lardan sonra 99’ları düşleyince eskiyi özlüyorum, buram buram insanlık kokan devri… Her şeyin samimi duygularla harmanlandığı dünyadan kopmak, sürgün edilmek gibi. Sılaya hasret gurbetin derdindeyim, sanırım.
Öyle ya çekip gitmek istiyorum, geçmişin güzel anlarına. Öyle fotoğraflara bakıp iç çekerek değil, yüreğimin gördüğü yere. Yeniden o anları yaşayacak gibi gitmek istiyorum. Herkesin özlemi bir ağırdır çünkü bizleri tanımlayan anılarımızdır.
Hatıralara gidin!
Kalbiniz nereye aitse durdurun bir süre…
Bakın; güneş yerinde, gökyüzü hala mavi ve geceler ayın aydınlığına daha yakın. Sadece gökyüzü de değil, toprak ta iki canlı.
İçimden; kıvrılan çiçekler, ağaçlar, yollar, sessiz tepeler, şehirler, köyler, kasabalar ve her şey geçiyor. Ve hiçbir şey geride kalmamış, sırdaşım ise kalbim. Aynı hissi alabiliyorum; Uzun bir sükût…
Her yere gidesim var ancak hiçbir yere dönesim yok. Bir film şeridi gibi bir güne sığdırdığımız anılarla dertleşmek çok farklı bir his… Anlatamıyorum ama her yere gidesim var.
-Her yere ya da yüreğimin götürdüğü yere… Hani ne zaman gitme isteğim depreşse aklıma fotoğraflardan kalan yaşanmışlıklar geliyor.
Haydi! Zamana meydan okuyup anıları yaşarken yaşanmamışlıkları da yaşamaya…