?Zalimler Sadece Yaşadığı Sürece Zulmedebilirler. Ama Allah?ın Adaleti Bakidir?? ?Müslüman söylediklerinden ve yaptıklarından emin olunacak kişidir?
"28 Şubat: Yargıtay Başsavcısının hazırladığı iddianamede Müslüman insanlar için ?Habis ur, kan emici vampirler? benzetmesi yapıldı. İmam hatipliler için ?yarasa? ifadeleri kullanıldı. İrtica, gerici, imam, örümcek kafa, sıkma baş gibi yaftalamalar kullanıldı. İrticai kadroların devlete sızdığı gerekçe gösterilip hukuksuz eylemlere imza atıldı.
Bugün? İtibarsızlaştırma taktikleri dün gibi aynı, merkeze konulmak suretiyle yapılıyor. Çete, örgüt, paralel devlet, virüs, in, gizli örgüt, haşhaşi? benzetmeleri dile getiriliyor.
"28 Şubat: meselelere rahmani bakan işadamlarını ekonomik olarak çökertmek için her türlü boykot uygulandı. Bazı şirketler ?yeşil sermaye? adıyla kumpasa alındı, zarar etmeleri için müfettiş gönderme, sermaye baskısı oluşturuldu. Kredi verilmeyip batırılmak istenen şirketler oldu.
Bugün: Mütedeyyin çevreler hedefe konuldu. Bunun en somut örneği bir banka oldu. Bu taktik tutmayınca büyük şirket sahiplerine bankadan mevduatlarını çekmeleri için baskı yapıldı. Dün olduğu gibi bugün bazı şirketler ve sahipleri hedefe konuldu.
"28 Şubat: Yasa dışı olarak kurulan ?Batı Çalışma Grubu?nu deşifre ettiği için görevden alınıp yargılanan eski Emniyet İstihbarat Daire Başkan Vekili, 28 Şubat sürecinde MGK?nın devletin yetkisi dışında bir dinleme ekibi kurarak, illegal bir şekilde teknik takip yaptırdığını söyledi.
Bugün: sosyal medyada, söylenmeyen sözler montajlanarak yayılmaya çalışıldı."
28 Şubat: Genelkurmay Başkanlığı, yüksek yargı organlarına ve basın mensuplarına brifingler düzenledi. Gelmeyenlere psikolojik baskı yapıldı. DGM Savcısı HSYK tarafından görevinden ihraç edildi. Yozgat Cumhuriyet Başsavcısı atandığı görevden istifa ederek ayrıldı. Gazeteciler işten atıldı.
Bugün: Bazı operasyonları yürüten hukukçuların ve emniyet birimlerinin yaşadıkları tayin furyası, Adalet Bakanının, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısını ziyaret etmesi, dün iyi denilen savcı, hakimin ve polisin ?militan, dürüst değil, vb.? ifadelerle tanımlanması ve HSYK?nın Adalet Bakanlığına bağlanması, gazetecilerin aranması ve işten atılmaları devam ediyor.
28 Şubat: Tankların Sincan sokaklarında yürütülmesi, telefon tehditleri, faili meçhule kapı aralayacak hedef göstermeleri yaşandı. İçişleri Bakanı Meral Akşaner hanımefendiye, Başbakanımız Rahmetli Necmettin Erbakan?a hakaret eden ve ölüm tehditleri savuran komutanlar kayda girdi. İrtica korkusuyla halkın yaşantısına müdahale edildi. Bazıları ölümle tehdit edildi. İşten atıldılar ya da tayinleri çıkarıldı.
Bugün: İktidarı elinde tutanların fişlemeleri, hatta ?tweet?lerde ve basın açıklamalarında kendi vatandaşlarını tehdit eden açıklamaları ?Devlet geleneğimizin kendini korumak için tarih boyunca geliştirdiği reflekslerin bir kısmı epeyce ürpertici, benden hatırlatması!? ifadelerini kullanarak çeşitli imalarda bulunuldu.
Güç ve iktidar hırsı peşinde koşanların, dünyevi arzu peşinde ümmetin birliğine fitne sokanların, Allah?ın kelâmını ve Rasulullah?ın sünnetini yani hak olanı bâtıl ile yer değiştirip, nefsini ilâh edinenin? saldığı korkudan, saçtığı zehirden beni yegâne koruyacak Allah?a sığınıyorum. Müslüman?ım diyenlerin Müslümanlara zulmetmediği bir dünya temennisi ile?
En büyük cihad zalimin karşısına çıkıp; sen haksızsın demektir.?
Yrd. Doç. Dr. Özden TAŞĞIN
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi
Eğitim Fakültesi