ANADOLUNUN KÜKREYEN FARESİ
Çevremize baktığımızda Kayahan?ın Minik Fare şarkısındaki;
?Bir Aslan Miyav Dedi.
Minik Fare Kükredi.
Fareden Korktu Kedi.
Kedi Pırrr? Uçuverdi.?
sözleri ile gerçek hayatta karşılaşmak mümkün.
Kapadokya Meslek Yüksekokulu, 10/07/2001 Gün ve 24458 Sayılı Resmi Gazete?de yayımlanarak yürürlüğe giren 4702 Sayılı Kanuna dayalı olarak Yükseköğretim Kurulu?nun onayı ile Eylül 2005?de Ürgüp Mustafapaşa?da kurulmuştur. Vakıf meslek yüksekokulu olarak faaliyet gösteren Türkiye?de halihazırda dokuz adet eğitim kurumu bulunmakta olup, Kapadokya Meslek Yüksekokulu bunların içinde Anadolu?da tek ve ilktir. Diğer sekiz vakıf meslek yüksekokulunun yedisi İstanbul?da, biri de Bursa?dadır.
Sayın Alev Alatlı üstad ile 2005 yılının güz aylarında Yüksekokulun programlarına yaptığımız çalışmaları daha dün gibi hatırlıyorum. İtiraf etmeliyim ki, Kapadokya Meslek Yüksekokulu?nun başarılı olup olamayacağına ilişkin içimde tereddütler oluşmadı da diyemem; o dönemlerde Kapadokya Meslek Yüksekokulu?nun hami (garantör) devlet üniversitesi olan Erciyes Üniversitesi?ne bağlı Nevşehir Meslek Yüksekokulu?nun müdürlük görevini yürütmekte olduğumdan, Kapadokya Meslek Yüksekokulu?nda açılan programlar yürütülemediğinde veya herhangi bir aksilik olduğunda Yüksekokula kayıt olan öğrenciler Erciyes Üniversitesi bünyesine devir edileceğinden, bu sorumluluğu üstlenme ihtimalinin doğuracağı sonuçlar esasen beni kaygılandırmıştı! Ancak, sayın Alev Alatlı üstadın ve ekibinin fedakar çalışmaları sonucunda Kapadokya Meslek Yüksekokulu?nun ulaştığı başarılar, bir öğretim üyesi olarak bende, ?azmin, diyaloğun, kararın ve sabrın? belki de başarının temel anahtarı olduğu ve hayalden gerçeğe ulaşmanın farkındalığını oluşturdu.
Şu anda Kayseri İlinde Erciyes Üniversitesi Türkan-Tuncer Hasçalık Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu?nda öğretim üyesi ve yüksekokul müdürü olarak görev yapıyorum, Kapadokya Meslek Yüksekokulunda da 2547 Sayılı Kanunun 40/d Maddesi kapsamında ders vermeye devam ediyorum. Bu vesile ile 18 yıl çalışmış olduğum dünya harikası şehir Nevşehir?i sık aralıklarla ziyaret edebiliyorum ve bir eğitim kurumunun yaşayan bir organizma gibi nasıl büyüdüğüne, geliştiğine ve kükrediğine de şahit oluyorum.
2005 Yılında beş farklı programda 68 öğrenci ile öğretime başlayan Yüksekokulda bugün 600 civarında genç on altı farklı programda öğrenim görmektedir ve Yüksekokuldan bugüne kadar toplam 436 genç mezun olarak iş dünyasına kazandırılmıştır. Yüksekokulun dört dönemde vermiş olduğu ortalama mezun oranı ise %56 civarındadır, bence bir vakıf meslek yüksekokulu için bu oran, popülizmden uzak oldukça ideal bir orandır.
2007 Yılında Yüksekokulda bağımsız gözlemci olarak yapmış olduğumuz öğrenci memnuniyet anketleri de oldukça olumlu sonuçlar vermiştir. Şöyle ki, ?tekrar tercihte bulunsanız, Kapadokya Meslek Yüksekokulu?nu tercih eder miydiniz?? sorusuna öğrencilerin üçte ikisi olumlu cevap vermiştir ki, bu oldukça tatmin edici bir orandır. Kapadokya Meslek Yüksekokulundaki öğrencilerim meraklı, dikkatli ve zeki çocuklar. Almış oldukları mesleki eğitim, sadece okul içinde sınıfa dayalı eğitimden ziyade, sektörde (gerçek hayatta) uygulama boyutunu da içermektedir. Öğretim elemanı kadrosu genç ve dinamik, mesai saati kavramını umursamadan işlerine bağlı olarak görevlerini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışıyorlar, örnek olacak proje fikirleri geliştiriyorlar ve uygulamaya alıyorlar. Mezunlarını takip edebilecekleri mezunlar derneği bulunmaktadır; bugün uluslararası standartlardaki yükseköğretim kurumlarının kalite değerlendirmelerinde mezunlara ilişkin çalışmalar yapmak ve mezunları takip edebilmek önemli kalite değerlendirme kriteri olarak dikkate alınmaktadır. Bütün bunlar dikkate alındığında Kapadokya Meslek Yüksekokulu?nun üniversiteler ile yarışır bir niteliğe doğru değer oluşturmaya başladığını söylememek de mümkün değil!
Bu türden gelişmelerde merkezi yönetimlerin destekleriyle birlikte yerel yönetimlerin ve yöredeki insanların destekleri son derece önemlidir. Bu bağlamda, gözlemlerim o ki, Kapadokya Meslek Yüksekokulu yerelle bütünleşip, yerelden kalkınmaya örnek bir model olma açısından önemlidir. Yüksekokulda Türkiye?nin çeşitli bölgelerinden öğrenciler olduğu gibi yöre öğrencileri de çok farklı alanlarda birçoğu da burslu olmak üzere öğrenim görmektedir. Yüksekokul kendi oluşturduğu imkanlarla kendi kaynağını da oluşturabilmektedir. Yüksekokulun ulusal ve uluslararası boyuttaki gençlere istihdam olanakları oluşturacak projelerle doğrudan veya dolaylı yerel kalkınmaya ve ülke ekonomisine de katkı sağladığı söylenebilir. Yüksekokulun ulusal projelerinden en güncel olanına örnek olarak, Türk Hava Yolları Anonim Ortaklığı, TYH Teknik A.Ş. ve Nevşehir İş-Kur ile Yüksekokulun düzenlediği ?İstihdam Garantili Uçak Teknisyenliği Kursu? projesi alkışlanacak bir gelişme ve proje olarak gösterilebilir. Yüksekokulun eğitim programları arasında yer alan Sivil Havacılık Kabin Hizmetleri Programından mezun olanlara Türk Havayolları Anonim Ortaklığınca iş imkanı tanınmaktadır. Yüksekokulun Japonya ve Rusya ile gerçekleştirdiği akademik ve mesleki eğitim projeleri ile dört ciltlik çeviri ve derleme niteliğindeki ?Batıya Yön Veren Metinler? adlı eseri bulunmaktadır.
2010 Türk Japon Yılı münasebeti ile ?Nobarigama ve Anagama Fırın Çalıştayı? neticesinde Avanos?a kazandırdığı Türkiye?nin tek geleneksek Japon seramik fırınları, bunun yanında önceki sene yapılmış olan tuz fırınını içeren ?Fırın Sergi Alanı? ve üç yıl boyunca düzenlediği ?Uluslararası Avanos Seramik Sempozyumu?nun oluşturduğu akademik ve sektörel katkı göz ardı edilebilir mi? Japon sanatçılar öğrencilere seramik eğitimi verirken, Yüksekokulun öğrencileri de Japonya?ya teknik gezi düzenleme şansını elde ettiler.
Aşçılık programı ulusal ve uluslararası düzeydeki yemek yarışmalarından ödüllerle dönmekte, Kapadokya gibi dünya kültür mirası olan bir bölgede, doğal laboratuar ortamında, mimari restorasyon ve turizm programlarında okuyan öğrencilere, mesleki eğitim açısından son derece önemli olan nitelikli uygulama imkanları sunulmaktadır. Dış ticaret, sivil hava ulaştırma işletmeciliği ve turizm programlarının İngilizce dilinde eğitim veren eş programları da bulunmaktadır. Yüksekokulun Mustafapaşa gibi tarihsel ve kültürel dokusu bulunan bir mekanda faaliyet gösteriyor olmasını, bu tarihsel ve kültürel zenginliklerin hem kullanılarak korunması hem de bu mekanların korunmasında farkındalık oluşturması açısından da önemli olduğunu düşünüyorum.
Bu gelişmeler ve yapılanlar dikkate alındığında, esnek ve yöre ile entegrasyona kolayca gidebilen, hantallıktan ve bürokrasiden uzak yapıdaki bir anlayışla eğitim veren Kapadokya Meslek Yüksekokulu belki de birçoğumuza örnek olabilecek gelişmeler sergilemektedir; FARKINDALIK OLUŞTURMAKTADIR.
Ümit ediyorum, ve hatta görüyorum ki, bu gelişmeler sonucunda Mustafapaşa bir Üniversite Kasabasına dönüşecektir.
Görüşmek üzere kalın sağlıcakla?