Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) ile ilgili düzenleme yapılmasını isteyen TES Başkanı Urgenç, çeşitli taleplerde bulunduğu yazılı bir açıklama yayımladı.
İlk günden beri öğretmenlik mesleğinin itibarını artıracak bir kanuni düzenleme yapılmasını talep ettiklerini söyleyen Urgenç, hem ÖMK’nın hükümetin ve öğretmenin gündemine uzun yıllardan sonra girmesini sağlayarak, hem kazanımların artırılması konusuda gündem oluşturduklarını ifade etti.
ÖMK konusunda hep öğretmenlerin kazanım elde etmesini savunduklarını hatırlatan Başkan Urgenç, “ÖMK’nın kazanımlarına evet eksik ve yanlış maddeleri ile öğretmenlerin itibarını artıracak bir ÖMK’ya ulaşıncaya kadar mücadele edeceğiz dedik. Sendikaların bir stratejisi doğruları vardır. Sınava karşıyız diyerek sadece üye yapmaya endekslenerek sınavın iptalinin bile mahkemeye taşınmadığı bir süreçte kaos ve kargaşa yaratarak eğitim çalışanlarının haklı taleplerini suistimal yapan sendikamsı yapılar, bu işin mutfağındayız öğretmenler odasında ayrıştırma yapılıyor, uzman-başöğretmen olmaz, diyerek öğretmenin haklı taleplerini yine suistimal dediler. Uzman başöğretmenlik dahil neredeyse tüm maddelerinin iptalini mahkemeye taşıtanlar, sendikal stratejileri çökmüş olacak ki bugün çıkmışlar biz de ÖMK’yı istiyoruz diyorlar.” şeklinde konuştu.
Urgenç açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Şimdi soruyorum size; biz yıllardır ÖMK çıkmalıdır derken, bu konuda eylem, ÖMK çalıştayı gerçekleştirirken, ÖMK ile ilgili bir söz ifade etmeyenler bugün çalışanların haklı talepleri karşısında utanmadan yalan söylüyorlar. Türk Eğitim Sen bu konu ile ilgili çalıştay, onlarca basın açıklaması yaptı. Tüm illerde ve Ankara’da. ÖMK neden ve nasıl olmalıdır diyerek öğretmenlerin görüş ve önerileri ile bir ÖMK taslağı hazırlayarak bunu tüm milletvekilleri, bakanlık yetkililerine iletti. Peki, siz nasıl bir ÖMK istiyorsunuz var mı bir çalışmanız? Cevap yok. Peki, ne istiyorsunuz? Biz her şeye karşıyız, diyorsunuz. Her şeye karşıysanız o zaman nasıl kazanım elde edeceğiz? Diğer taraftan da her yapılanı doğru kabul edenler, tehdit ve teklif stratejisi ile sahayı kirletenler, hiç bir görüş bildirmeden, işverenin saha sorumluluğunu yerine getirenler bizi izlemeye devam etsinler. Başaracağız. Çalışanlar rahat ve umutlu olsunlar. Sendikal esarete son vereceğiz.”
