Heykeltıraşlığı küçük yaşlarda mum, sabun ve ahşap ile deneyimleyen Erikçi, şimdilerde heykeltıraşlık mesleği ile hem hayallerini gerçekleştiriyor hem de geçimini sağlıyor.
Yaklaşık 16 yıl önce Ürgüp ilçesindeki bir taş fabrikasında çalışmaya başladığında taşları farklı şekillerde değerlendirmeye başladığını anlatan Heykeltıraş Erikçi, “İşimi severek yapıyorum. Taşı seviyorum, taş sanatını seviyorum. Eserlerimi sipariş üzerine yapıyorum. Bölgede otel işletmecileri istiyor. Bahçe girişlerine heykel ve rölyefler yapıyorum. Bugüne kadar yaptığım eserlerim 150’yi aştı. Yurt dışına giden eserlerim var, istek oldukça başlayıp yapıyoruz. Eserlerimden bazıları Fransa, Almanya ve ABD gibi ülkelere gitti. Ancak şirket üzerinden gittiği için ismimiz bilinmiyor. Talep gelirse yurt dışında da çalışmak isterim.” dedi.
“ESERLERİMİN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU YUNAN MİTOLOJİSİ KAYNAKLI”
Eserlerinde sabit bir konu olmadığını, farklı hikayelerden esinlendiğini söyleyen Erikçi, “Özellikle Türk, Yunan, Roma ve Mısır mitolojisinden esinlenerek örnekler yapmaya çalışıyorum, ama genellikle Yunan Mitolojisi’nden talep yoğun geldiği için eserlerimin büyük çoğunluğu Yunan Mitolojisi kaynaklı oluyor. Çocukluk dönemimde bazen evde sabun, mum kalıplarıyla ve ahşaptan oyma işi yaparak kendime oyuncaklar yapıyordum. Bu heves küçüklüğümden itibaren vardı bende. Genellikle eserlerim 150 kilogram ve daha üst ağırlıkta olduğu için bunlarla bir sergi olamayacağını düşünüyorum, ancak küçük taş parçalarından yola çıkarak yapacağım küçük tarzlarda kalacak taş parçalarından oluşacak heykellerim için ileride bir sergi açmayı düşünüyorum.” diye konuştu.
“BU İŞE MERAKLI OLAN GENÇLERE HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERMEYLE HAZIRIM”
Gençlerin heykeltıraşlığa hevesi olmadığını, toprak ve toz ile uğraşıldığı için bu mesleği öğrenmek istemediklerini kaydeden Adem Erikçi, “Gençler masa başı iş istiyor, bu işe meraklı olan gençlere her türlü desteği de vermeyle hazırım, özellikle kurs kapsamında gençleri yetiştirmek isterim.” dedi.